TCMB Başkanı ‘3 farkla kazandık’ demişti: Merkez Bankası rezervleri erimeye devam ediyor!

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Döviz Rezervleri Sekiz Haftadır Düşüşte

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) döviz rezervleri son sekiz haftadır düşüş trendine devam ediyor. 2 Mayıs’da sona eren haftada rezervler, 1 milyar 673 milyon dolar azalarak 59 milyar 250 milyon dolardan 57 milyar 577 milyon dolara geriledi. Bu gerilemeyle birlikte, son sekiz haftada toplam düşüş 40 milyar doları aştı ve bu seviye, 25 Mayıs 2023 tarihinden bu yana en düşük rezerv rakamı oldu.

Altın ve Toplam Rezervlerdeki Düşüş Devam Ediyor

Altın rezervleri de 81 milyar 800 milyon dolardan 80 milyar 955 milyon dolara geriledi. Toplam rezervler ise 141 milyar 50 milyon dolardan 138 milyar 532 milyon dolara düştü.

Net uluslararası rezervlerdeki düşüş de sürdü. Önceki hafta 35 milyar 12 milyon dolar seviyesindeki net rezervler, söz konusu haftada 2 milyar 216 milyon dolar azalarak 32 milyar 796 milyon dolara geriledi.

Resmi rezerv varlıkları %1,8 azalarak 138,5 milyar dolara geriledi. Döviz varlıkları %3,3, altın cinsinden rezervler ise %1 oranında azaldı. IMF rezerv pozisyonu ve SDR toplamı ise %0,1 artışla 7,7 milyar dolara yükseldi.

Kamu sektörünün kısa vadeli döviz yükümlülükleri %0,8 artarak 115,2 milyar dolara ulaştı. Önceden belirlenmiş yükümlülükler %1,5 artışla 59,9 milyar dolar, şarta bağlı yükümlülükler ise %0,01 yükselişle 55,3 milyar dolara çıktı. Swap işlemlerinden doğan döviz yükümlülükleri ise 19,6 milyar dolara ulaştı.

‘3 Farkla Kazandık’ Diyerek Eleştirilere Yanıt Verdi

Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yaptığı sunumun ardından milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Karahan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından yaşanan ekonomik gelişmelere atıfta bulunarak muhalefetin rezerv eleştirilerine cevap verdi. Karahan, “19 Mart’a kadar olan süreç ve ondan sonraki süreci zaten net bir şekilde gösterdik ama sadece düşüşten bahsetmek de doğru olmaz yani bir futbol üzerinden anoloji vermiş olalım. Yani 5-2 biten bir maçta size ‘Maç nasıl geçti?’ denildiğinde ‘2 gol yedik.’ demezsiniz yani ‘5 gol attık, 2 gol yedik ve net olarak 3 farkla kazandık.’ dersiniz” şeklinde konuştu.

Related Posts

Ülker Bisküvi’de (ULKER) Ali Ülker’in yerine geçecek isim belli oldu

Ülker Bisküvi Sanayi A.Ş. (ULKER) tarafından 9 Mayıs 2025 tarihinde Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yapılan bildirimde Üst Yönetim Değişikliği hakkında açıklama yapıldı.

Küresel piyasalar karışık seyir izliyor; ABD-Çin görüşmesine odaklanıldı

Küresel piyasalar karışık seyir izliyor; ABD-Çin görüşmesine odaklanıldı

TÜİK, mart ayı sanayi üretim verilerini açıkladı

Türkiye ekonomisinin öncü göstergelerinden biri olan sanayi üretiminde, mart ayında toparlanma sinyalleri geldi. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı verilere göre, sanayi üretimi mart ayında bir önceki aya göre %3,4, bir önceki yılın aynı …

4 şirkete davetle 7 yılda 28 milyarlık ihale

4 şirkete davetle 7 yılda 28 milyarlık ihale

Tefecilere büyük vurgun! 75 gayrimenkul, 34 araba, binlerce çek ve senet…

Tefecilere yönelik Çanakkale merkezli 3 ilde düzenlenen operasyonda, 1 milyar 250 milyon TL değerindeki 75 gayrimenkule ve 34 araca el konuldu. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya operasyına ilişkin kişisel X hesabında yaptığı paylaşımda operasyonun …

Büyüyen tehlike

Her fırsatta ifade etmişimdir; 20. Asır 1945-1989 arasında hüküm sürmüş bir zamân dilimidir. Hobsbawn’ın onu Kısa Yüzyıl olarak nitelemesi boşuna değildir. 1989’u esas almamın sebebi ise, 20.Asrı nitelendiren meşhûr Berlin Duvarı’nın yıkılışıdır. Bu sembolik bir değerlendirmedir. Değilse 20.Asrın yıkılışı bu hâdise bir anda olmuş bitmiş değildir. Çöküş, parça parça yaşandı ve hâlen yaşanmakta . 2025, yâni kronolojik olarak 21. Asrın ilk çeyreğinde bile çöküş devâm ediyor. Bunu bana düşündüren

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir